Üç gündür uyuyorum. Sonra annemin bir gün öleceğini düşünüp hıçkırıklarımı yutarak ağlıyorum. Boğazımda üç beş tane ağlama hıçkırığı düğümü. Konuşsam sesim çok kalın çıkar herhalde. Daha sonra yaşlanacağımı düşünüyorum. Yüzüm geliyor aklıma, kırış kırış... Ve yine ağlıyorum. Zaten iğrenç olduğumu düşünürken kırk yıl sonra ne acınası olacağımı düşünüyorum. Sanırım ilk bilinçli mastürbasyonumu altmış yaşında yapacağım. Uzun zaman sonra, gerçekten çok uzun zaman sonra ilk defa ölümden korkuyorum. Yalnız ölmek düşüncesi beni deli ediyor.
Uyuyup uyanıp çalışmam gereken derslere küfür ediyorum. Olmak istediğim yer burası değil, yapmak istediğim bu değil. Hayatım pedofili bir sapık tarafından vahşice sikiliyor gibi. Sevmek isteyip sevemediğim, sevişmek isteyip sevişemediğim herkes için sümkürüyorum.
Hava öyle kapalı ki, üç yüz gün daha uyumak istiyorum. İnsanların yüzüne boş boş bakmak hoşuma gidiyor. Oysa dokunsalar, ilk dokunan kişiye sarılarak köpekler gibi ağlayacağım. Omzu gözyaşlarımla, salyalarımla, sümüğümle sırılsıklam olana kadar. Sanırım yüzüme ilk bakanlar yapacaklarımı anladılar ve bana dokunmadılar.
Telefon rehberime şöyle bir bakıyorum, göremediğim isimler karşısında tekrar ağlıyorum.
Sonra tüm bu düşündüklerimden, hissettiklerimden utanıyorum. Küresel vicdanım beni doyasıya depresyon girişimimden alıkoyuyor. Rahatça ruhsal çöküş yaşatmıyor. Bir yerlerde benim yerimde olmayı isteyecek milyonlarca insanın olma ihtimali beni küçük düşürüyor. Kendimden utanıyorum. Diğer taraftan yerimde olmayı istemeyecek milyonlarca kişinin olma ihtimali de aynı şeyleri hissettiriyor.
Bu kadar.
Uyuyup uyanıp çalışmam gereken derslere küfür ediyorum. Olmak istediğim yer burası değil, yapmak istediğim bu değil. Hayatım pedofili bir sapık tarafından vahşice sikiliyor gibi. Sevmek isteyip sevemediğim, sevişmek isteyip sevişemediğim herkes için sümkürüyorum.
Hava öyle kapalı ki, üç yüz gün daha uyumak istiyorum. İnsanların yüzüne boş boş bakmak hoşuma gidiyor. Oysa dokunsalar, ilk dokunan kişiye sarılarak köpekler gibi ağlayacağım. Omzu gözyaşlarımla, salyalarımla, sümüğümle sırılsıklam olana kadar. Sanırım yüzüme ilk bakanlar yapacaklarımı anladılar ve bana dokunmadılar.
Telefon rehberime şöyle bir bakıyorum, göremediğim isimler karşısında tekrar ağlıyorum.
Sonra tüm bu düşündüklerimden, hissettiklerimden utanıyorum. Küresel vicdanım beni doyasıya depresyon girişimimden alıkoyuyor. Rahatça ruhsal çöküş yaşatmıyor. Bir yerlerde benim yerimde olmayı isteyecek milyonlarca insanın olma ihtimali beni küçük düşürüyor. Kendimden utanıyorum. Diğer taraftan yerimde olmayı istemeyecek milyonlarca kişinin olma ihtimali de aynı şeyleri hissettiriyor.
Bu kadar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder